İnsanların kurguladığı hiçbir şeye inanmamalısın. Ölüm ve hayat, din ve bilim, kanunlar... Bunların hepsi insanların kurgusundan başka bir şey değil. Değil mi? Hepsinin kendince kanıtları olan belirli kalıplardan ibaretler. Biz kendi kurgumuzun içinde ölüyoruz. En başından beri biz hep kendimizin düşmanıydık ve hep kendimizle savaştık. Bizlerden farklı olarak bunu bilenler vardı, hala varlar ve olmaya devam edecekler. İşte bunu bilenler dünyanın hâkimi ve yöneticileri. Ve bu yöneticiler bu kurguları kullanarak bizi bir kukla olarak kullanıyorlar. Ama bu onlarında bu kurgunun içinde boğulmadığı anlamına gelmez. İnandığın bir şeye ileride inanmamayı öğrenmelisin. İleride ne olacağını asla bilemezsin. Eğer körü körüne bağlanırsan bu seni bir kuklaya dönüştürür. Sonuçta inanmak zorundasın değil mi? İslam, Hristiyanlık, Musevilik, Hinduizm, bilim hatta şüphecilik... İllaki bir şeye inanman gerekiyor. Çünkü kanun böyle çünkü böyle kurgulu her şey. İnanmazsan devamı gelmez. Hiçlikte duraksarsın. Kaybeden olursun. Ancak ne kadar inanmak zorunda olursan ol bu doğru olduğu anlamına gelmez.
22.06.2017 “Kurgu”
0 Kudos
Comments
Displaying 0 of 0 comments ( View all | Add Comment )